Ünlü tiyatro ve sinema oyuncusu Cengiz Bozkurt, ülkemizi etkileyen 11 ilde meydana gelen yıkıcı depremlerin ardından depremzedelerin yanında olmak için kolları sıvadı. Afet bölgelerine seyahat eden Bozkurt, yardım çalışmalarına bizzat katılarak depremzedelere moral verdi ve onların ihtiyaçlarını karşılamak için çaba harcadı. Bu insani duruşuyla bir kez daha takdir toplayan Bozkurt, toplumsal dayanışmanın önemini bir kez daha vurguladı.
Türkiye’nin son zamanlarda yaşadığı yıkıcı depremlerden sonra, afet bölgelerinde çalışmalar hız kesmeden devam ediyor. Yardım ekipleri, enkaz altında kalan insanları kurtarmak ve hasar gören binaları yeniden inşa etmek için büyük bir özveriyle çalışıyor. Bu çalışmalar sırasında, ülkemizin tanınmış isimleri de sahadaki faaliyetleriyle dikkatleri üzerlerine çekiyor.
Bu ünlüler arasında, oyuncu Cengiz Bozkurt da bulunuyor. Kendisi, deprem bölgesindeki çalışmalara katılarak, yardım ekiplerinde önemli bir rol üstleniyor. Afet bölgelerinde yapılan çalışmaların zorluğu göz önüne alındığında, Cengiz Bozkurt’un fedakarlığı ve cesareti takdirle karşılanıyor.
Ünlü oyuncu Cengiz Bozkurt, Leyla ile Mecnun dizisindeki başarılı performansıyla tanınıyor. Kendisi ve eşi Hatice Kavak Bozkurt, Kahramanmaraş’ta başlattıkları yardım faaliyetlerine İskenderun’da da devam ediyorlar. Deprem bölgesindeki insanlara yardım etmek amacıyla çaba gösteren Cengiz Bozkurt, herkesin takdirini kazanıyor.
Bozkurt, afet bölgelerini anlattı:
“Eşimin köyü olan Çiğli köyüne gittik. Köyün ortasından fay geçmiş. Orada da evler yıkıldı. İlk olarak oraya müdahale ettik. Enkaz altından çıkarılanlar vardı. 30’un üzerinde kayıp var. Oraya odun ve erzak ulaştırdık. Kahramanmaraş merkezdeki yıkımı da gördüm. Canlı gözle gördükten sonra bölgedeki felaketi daha iyi anlamış olduk. Pazarcık, Adıyaman ve Hatay’a geçtim. Hatay’da Samandağ, Defne ve Antakya merkezde beşer, altışar gün kalarak İskenderun’a geçtim.”
“Biz, bağışçıların gönderdiği çadırları, erzakları, suları insanlara ulaştırıyoruz. Biz de elimizden geldiği kadar buradaki insanlarla istişare ederek onların fikrini alarak, onları bu dayanışma sürecine ortak ederek bu yaraları sarmaya çalışıyoruz. Vicdanı olan bir sürü genç arkadaş buradayız. Hayat normale döndü gibi görünüyor ama normale dönmüş değil. Ben genelde insanların barınması, yiyecek yardımı, yemek gibi konularda destek sunmaya çalışıyorum.”
